Türkiye, CHP'li belediyelerin yolsuzluklarını konuşuyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Aziz İhsan Aktaş'ın liderliğini yaptığı öne sürülen suç örgütünün, belediye başkanları ile belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vererek ihaleleri organize ettiği iddiasıyla soruşturma başlatmıştı.
Soruşturma kapsamında rüşvet, haksız mal ve kazanç elde etme, yolsuzluk, zimmet gibi suçlamalarla gözaltına alınan CHP'li Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat tutuklandı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Konya 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu ve bu konuya da değindi.
Burada önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeminde, Beşiktaş Belediyesi'nde yapılan ihale yolsuzluğu vardı.
Hukuki sürecin işleneceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, devam eden açıklamasında ise şu ifadeleri kullandı:
"BUNLARIN EN BÜYÜK VİZYONU KART GÖSTERMEK"
Tabii bunları en büyük vizyonları kırmızı kart göstermek, en büyük taahhütleri rakı fiyatlarını ucuzlatmak olanlara anlatabilmek mümkün değildir.Kırmızı kart oyunuyla kendi akıllarınca halkın seviyesine indiklerini sananlara rahmetli bir yazarımızın ifadesiyle diyorum ki, halkın seviyesine inilmez, halkın seviyesine çıkılır.
"KENDİ İÇLERİNDE HIRSIZLIK, ARSIZLIK..."
Aslına bakarsanız kendi içlerindeki hırsızlık, arsızlık, taciz ayıplarının üzerine gitmek yerine yalan yanlış söylemlerle, lakayt çıkışlarla bize hücum edenlerin derdini gayet iyi biliyoruz.
"SAYIN ÖZEL VE ŞÜREKASI..."
Partilerindeki rezillikleri düzeltmeye çalışmak varken vazifesini yapan kamu görevlilerine saldırmak zaten başlı başına bir suçluluk alametidir. Bunlar eski Türkiye’de hukuk önünde sahip oldukları ayrıcalıklarını kaybetmenin öfkesini bir türlü atamadılar. Sayın Özel ve şürekasına şunu açıkça söylemek durumundayım.
"KİMSENİN KANUNLARI ÇİĞNEMEYE HAKKI YOKTUR"
Günümüz Türkiye’sinde siz dahil hiç kimsenin hukuku ve kanunları hiçe sayma, yok sayma, göz göre göre çiğneme hakkı yoktur. Hoşunuza gitmese de hukuk işleyecek, siz de buna saygı göstereceksiniz. Eğer siyasi hesaplaşma peşindeyseniz muhatabınız da yargı mensupları değil, siyasetçilerdir.
"YARGI MENSUPLARINI BASKI ALTINA ALARAK, HİÇBİR NETİCE ELDE EDEMEZSİN"
Eğer siyasi hesaplaşma peşindeyseniz muhatabınız da yargı mensupları değil, siyasetçilerdir. Kusura bakmayın savcıları tehdit ederek, yargıya parmak sallayarak, mahkemelerin görevini yapmasını engelleyerek, bağırarak, çağırarak, nümayiş yaparak yargı mensuplarını baskı altına alarak hiçbir netice elde edemezsiniz. Dolayısıyla sağa, sola sataşmaktan, sürekli ona, buna saldırmaktan artık vazgeçin. Biz işte buradayız. Gelin milletin önünde kara kaplı defterleri ortaya serelim.
"MİLLETİN YÜZÜNE BAKACAK HALLERİ KALMAYACAK"
Bakalım kimin yüzü kızaracak, kim yüzü ak olarak oradan çıkacak. Sayın Özel başka yerlerde harami arayacağına, kendisini fazla yormasın yanında yöresindeki şahıslara baksın. Dosyalardaki iddialara verecek cevapları olmadığı, yapılan hırsızlık ve arsızlıklar dün gibi aşikar olduğu için sürekli topu taca atıyorlar. Halbuki onlar da çok iyi biliyor ki daha turpların büyükleri heybede.Telaşlarının, paniklemelerinin, ortalığı velveleye vermelerinin bir sebebi de işte bu hakikattir. Korkarız birkaç yıla kadar bunların hiçbirinin sokağa çıkacak, insanlar içine karışacak, hatta milletin yüzüne bakacak halleri kalmayacak.