USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'de birinci parti AK Parti'dir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan dönüşü uçakta yaptığı açıklamalarda CHP'li belediyelere yönelik operasyonlara değindi. "Yargı kurumlarımızı yıpratarak suçlarını örtmeye çalışıyorlar" diyen Erdoğan, "Kendilerini rüya sendromları içerisinde görüyorlar. Türkiye'de birinci parti AK Parti'dir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'de birinci parti AK Parti'dir
05-07-2025 15:32

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yoğun mesaisini sürdürüyor...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 17. Zirvesi'ne katılmak üzere Azerbaycan'dan dönüşünde uçakta gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ziyaret kapsamında zirve hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikili görüşmelerde de bulunduğunu dile getirdi.

CHP SORUŞTURMALARINA DEĞİNDİ

Gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, CHP'ye yönelik son dönemde yapılan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarına değindi.

CHP'YE TEPKİ

CHP'ye tepki gösteren Erdoğan, ana muhalefet partisinin yaptığı siyaseti "karşılıksız bir siyaset" olarak tanımladı.

CHP'nin yaptığı eylemlere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Vatandaşım sokak eylemlerinin ancak bölücülere, darbecilere hizmet edeceğini biliyor. CHP yöneticilerine tavsiyem sabredip, bağımsız yargının kararlarını beklemeleri yönünde." diye konuştu.

"TÜRKİYE'DE BİRİNCİ PARTİ AK PARTİ'DİR"

CHP'nin birinci parti olduğu iddiasına cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onlar herhalde biraz da kendilerini rüya sendromları içerisinde görüyorlar. CHP’nin birinci parti olması diye bir durum söz konusu değil. Yani onlar ne kadar anket yapıyorlarsa, biz de o denli anketlerimizi yapıyoruz, yaptırıyoruz. Şu anda Türkiye'de birinci parti AK Parti'dir. AK Parti, Cumhur İttifakı ile beraber bu yolda, emin adımlarla yürüyor. Hele hele yolsuzluk sendromu içerisindeki bir partinin Türk milletinden onay alması mümkün mü? Değil." açıklamasını yaptı.

"CHP SOKAK EYLEMLERİNDEN MEDET UMUYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'ye yönelik tepkisinde şunları kaydetti:

CHP’nin siyaseti artık karşılıksız bir siyasettir. Sanal medya üzerinden kendi elleriyle oluşturdukları algı putlarını gerçeklerin sağlam gövdesi bir bir yıkıyor. İnsanların bilinçlerini türlü algı ve manipülasyonlarla yönetebileceklerini düşünüyorlardı ama milletimiz bu kirli oyunu fark etti. Vatandaşım sokak eylemlerinin ancak bölücülere, darbecilere hizmet edeceğini biliyor. CHP yöneticilerine tavsiyem sabredip, bağımsız yargının kararlarını beklemeleri yönünde. Bu süreç CHP yönetimi için bir de ayna vazifesi görmeli. CHP yönetimi ülke siyasetine katkı sağlamak yerine, proje üretmek yerine sokak eylemlerinden medet umuyor. Yargı kurumlarımızı yıpratma çabasıyla suçlarını örtmeye, sokak eylemleriyle suçluları aklamaya çalışıyorlar. Bekle, sabret… Bağımsız yargı organlarımız kararını versin, zaten gerçek er ya da geç ortaya çıkacaktır.

"İSTANBUL'DA HER YERDEN PİS KOKULAR GELİYOR"

Yolsuzluk soruşturması kapsamında Ekrem İmamoğlu'nun başkanlık görevden uzaklaştırıldığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyon hakkında ise Cumhurbaşkanı, "Şu anda en önemli il İstanbul. İstanbul'un ne halde olduğu ortada. Her yerden şu anda çok ciddi pis kokular geliyor. Biz Türkiye'de iktidar partisi olarak emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz. İnşallah önümüzdeki hafta Kızılcahamam kampını yapıyoruz. Kızılcahamam kampından sonra da bütün Türkiye'ye teşkilatımız dağılacak ve bütün Türkiye'de il il çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Biz, şu anda sadece işimize bakıyoruz. AK Parti olarak, Cumhur İttifakı olarak bizler inşallah gayretle milletimize hizmette bir yarışın içerisinde olacağız ve bu tür pisliklere de bulaşmadan yolumuza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ

Gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine değindi.

"Terörsüz Türkiye hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum." diye konuşan Erdoğan, DEM Parti ile görüşmesinin haftaya olacağını dile getirdi.

Erdoğan, "Bizler silah bırakma konusunun da takipçisiyiz. Gerek Dışişleri Bakanlığımız gerek Milli İstihbarat Teşkilatımız süreci takip ediyor." dedi.

"TERÖRSÜZ TÜRKİYE ADIMLARI KONTROLLÜ BİÇİMDE ARDI ARDINA ATILIYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin şunları kaydetti:

Biz “Terörsüz Türkiye” hedefimize ulaşacağımıza inanıyoruz. Milletimizin birçok hayalini gerçeğe dönüştürdüğümüz gibi, kardeşliğimizi tahkim edecek, iç cephemizi güçlendirecek ve medeniyet yürüyüşümüzü hızlandıracak bu hayali de gerçekleştireceğiz. “Terörsüz Türkiye” adımları kontrollü biçimde ardı ardına atılıyor. Bizim tavrımız net, bunu en başından ifade ettik. “Silah bırakma koşulsuz olmalı ve örgüt yapısal olarak kendini feshetmelidir” dedik ve aşama aşama bu noktaya gelindi. Terör örgütünün silah bırakma kararını uygulamaya başlamasıyla süreç biraz daha hız kazanacaktır. Silahın, kanın, gözyaşının milletimizin gündeminden tamamen çıkmasıyla önümüzde yepyeni bir kapı ardına kadar açılacak. İlgili kurumlarımız her adımı, her hamleyi titizlikle takip ediyor ve gerekli adımları atıyor. Bu süreci kendi haline bırakmayız, provokasyonlara da müsaade etmeyiz. Titizlikle çalışıyor, emin adımlarla ilerliyoruz.

"SİLAH BIRAKMA KONUSUNUN DA TAKİPÇİSİYİZ"

DEM Parti heyetiyle de “Terörsüz Türkiye” hedefine ulaşmak için bugüne kadar atılan adımları ve bundan sonrasını ele alacağız. Kabulümüz önümüzdeki hafta içinde olacak. Bu konuda Özel Kalem Müdürüm Hasan Doğan Bey kendileriyle irtibat sağlayarak randevu tarihini verecek. O tarihte DEM Parti'den Pervin Buldan Hanım ve yanında da Mithat Sancar Bey birlikte gelecekler. Bu görüşmede benim de yanımda Genel Başkan Vekilimiz Efkan Ala Bey ve MİT Başkanımız İbrahim Kalın Bey olacak. Birlikte bu görüşmeyi yapacağız. Terör örgütü PKK’nın silah bırakması, Türkiye için hem güvenlik hem demokrasi hem de kalkınma alanlarında yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır. “Terörsüz Türkiye” başlığı noktasında herhangi bir sıkıntı yok. Ülkemizin tamamında, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu’da “Terörsüz Türkiye”yi nasıl inşa edeceğimize yönelik çalışmaları birlikte yapacağız. Burada herhangi bir tereddüt söz konusu değil. Cumhur İttifakı olarak zaten biz bu konuda hemfikiriz. İnşallah Terörsüz Türkiye'yi de birlikte inşa edeceğiz. Bizler silah bırakma konusunun da takipçisiyiz. Gerek Dışişleri Bakanlığımız gerek Milli İstihbarat Teşkilatımız süreci takip ediyor.

"TÜRKİYE OLARAK GAZZE İÇİN GAYRETLERİMİZİ HİÇ KESMEDİK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

Gazze’nin kaybedecek vakti yok, Gazze’de insanlık can çekişiyor. İnsanların açlığa mahkum edilmesinin, üzerlerine bombaların yağdırılmasının görmezden gelinmesi insanlıkla bağdaşmıyor. Bir an önce ateşkesin sağlanması ve insani yardımların oraya en etkin biçimde ulaştırılması için çabalıyoruz. Türkiye olarak diplomatik gayretlerimizi hiç kesmedik ve her muhatabımızla oradaki insani tablonun vahametini konuşuyoruz. Lahey’deki NATO Liderler Zirvesi’nde ABD Başkanı Sayın Trump'la ilk günün akşamı bir görüşmemiz oldu. Bu görüşmede bu konuyu da ele aldık. Kendilerinden Gazze sürecine müdahil olmasını istedim ve “İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yla bu süreci en iyi işletecek olan sizsiniz. Özellikle yemek kuyruklarında öldürülen insanlar var. Bu insanların öldürülmemesi için sizin buraya müdahil olmanız gerekiyor.” dedim. Kendilerinin de bu konuda olumlu yaklaşımını gördüm. O yemek kuyruklarındaki şehitlerimizin sayıları şu ana kadar 55-60 bini bulmuş durumda. Temenni ediyorum ki; bu attığımız adımlarla bu duruma da bir son nokta koymuş oluruz.

"TÜRKİYE DOSTLARI İÇİN SON DERECE GÜVENİLİR BİR ÜLKEDİR"

Biz F-35’leri öncelikle kendi güvenliğimiz için istiyoruz. F-35 meselesi bizim için yalnızca bir askeri teknoloji meselesi değil; aynı zamanda başta NATO gibi uluslararası platformlarda güçlü ortaklık konusudur. Ama tabii bu mesele kendi göbeğimizi kendimiz kesmemize vesile oldu ve savunma sanayii alanında atılımlarımızı hızlandırdı. Bizim güvenlik altyapımızı güçlendirmemiz, kimse için bir tehdit değildir. Hele hele dost ve müttefiklerimiz için hiç değildir. En son NATO zirvesinde müttefiklerin savunma harcamalarını artırmasına yönelik bir karar alındı. Dolayısıyla Yunanistan’ın bizim savunma alanında attığımız adımlar nedeniyle endişelenmesi yersiz ve manasızdır. Türkiye, güvenliğini ve çıkarlarını tehdit etmeyen, düşmanca bir tavırla önüne çıkmayan hiçbir ülke için tehdit değildir. Aksine Türkiye, bölgesinde ve dünyada barışı, huzuru ve güvenliği sağlamak için azami çaba gösteren, dostları için son derece güvenilir bir ülkedir. F-35 konusunu aramızda konuştuk ve işin takipçisiyiz. Ben Sayın Trump'ın bu konuda yaptığımız anlaşmaya sadık kalacağına inanıyorum. Bu F-35’lerin Türkiye'ye peyderpey teslimi onun döneminde gerçekleşecektir diye düşünüyorum.

"SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ"

Türkiye, Suriye’nin müreffeh geleceğini destekleyen, huzuru ve barışı perçinleyen tüm gelişmeleri destekliyor. Nasıl ki Suriye’de yaşanan ve artık geride kalan iç savaşın ilk gününden itibaren Suriye halkının yanında durduysak, ülkelerini ve birliklerini yeniden inşa sürecinde de yanlarında olacağız. Biz Suriye yönetiminin ABD ve Avrupa’nın yaptırımları kaldırma kararı sonrası kalkınma yolunda daha hızlı adımlar atacağına inanıyoruz. Türkiye ile Suriye ikili ilişkilerinin yeniden inşa süreci de hızlı bir şekilde ilerliyor. Her alanda komşumuzla iş birliğimizi geliştiriyoruz. İstikrarlı, huzurlu ve güçlü bir Suriye’nin komşuları için de faydalı olacağını, bunun komşularının huzur ve güvenliğini de destekleyeceğini düşünüyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü bizim için çok önemli. Kendi sınır güvenliğimizi sağlamak ve Suriye’deki istikrarsızlığı sona erdirmek adına Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı gibi harekatlarla sahada etkin bir pozisyon aldık. Suriye’nin kaynaklarının, imkanlarının, potansiyellerinin tek sahibi Suriye halkıdır.

"ETRAFIMIZDAKİ ATEŞ ÇEMBERİNİN TUZAĞINA DÜŞMEDİK"

Biz dış politikayı kavgacı bir ruhla değerlendirmiyoruz. Biz barış politikasını öne çıkararak adımlarımızı atıyoruz, atmaya da devam edeceğiz. Şu anda etrafımızdaki ateş çemberinin tuzağına hamdolsun düşmedik ve düşmeyeceğiz. Çevremizle iş birliği halinde, dayanışma halinde dış politika anlayışımızı barış eksenli olarak sürdüreceğiz. Gelişmeler de zaten onu gösteriyor. Bizi tuzağa çekmek isteyenlere de biz tam aksine “Daha adil bir dünya mümkün” diyerek yaklaşıyoruz. “Dünya beşten büyüktür” diyerek yaklaşıyoruz. Bu konuda yaptığımız dış politika müzakerelerinde o ülkeleri de buraya çekiyoruz. Bu anlayışımız yüksek kabul görüyor ve böylece bu süreci devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. Yani karşımızdaki muhataplarımız bizi ne kadar kavgaya çekme gayreti içinde olsalar da o tuzağa biz düşmeyeceğiz.

"YANGINLARLA MÜCADELEDE BÖLGEMİZİN EN İYİ HAVA VE KARA FİLOSUNA SAHİP ÜLKESİYİZ"

Türkiye, yaz aylarının başlamasıyla birlikte orman yangını riski açısından en hassas döneme girdi. Özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerimizdeki ormanlarımızda, ağaçlık alanlarımızda eş zamanlı yangınlar baş gösterdi. Bu yıl bin 332’si ormanlık alanlarda, bin 808’i orman dışı alanlarda olmak üzere 3 bin 140 yangın çıktı. Sadece son 9 günde çıkan 721 yangının 720’si kontrol altına alındı. Hatay Dörtyol’daki yangını kontrol altına alma çalışmaları da devam ediyor. Uçağa gelirken Tarım ve Orman Bakanımla bir görüşmem oldu. Şu anda kalan yerlerde de soğutma çalışmaları yapılıyor. Hamdolsun iyi bir konumdayız. Orman kahramanlarımıza dua edelim. Onlar bu süreci başarılı bir şekilde sürdürsünler. Yangınlarla havadan, karadan mücadele eden ekiplerimiz canlarını ortaya koyarak çalışıyor. Yangınlarla mücadelede bölgemizin en iyi hava ve kara filosuna sahip ülkesiyiz. Bu bizim mücadelede güçlü kılıyor ve yangınlar büyümeden söndürülüyor.


Editor : Mücahit Güngördü
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Karikatürler